Ziyaretci Defteri
Yorumlarınızı Bekliyoruz

İsminiz:
E-mail adresiniz:
Bu siteyi nasıl değerlendiriyorsunuz:
Mesajın:

<-Geri

 1  2 Devam -> 
İsim:emin
E-mail:emice2344hotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:13.06.2013, 11:14 (UTC)
Mesaj:yaz geldi şimdi köyde olmak var.

İsim:Emin
E-mail:emice2344hotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:16.08.2012, 12:09 (UTC)
Mesaj:Rahmi abinin vefat haberini duyup Köyde Ömer Hocama taziye ziyaretinde bulunmuştum.Yüreği evlat acısıyla yanan o koca çınar, ilminin kendisine kattığı olgunlukla karşılamıştı ölümün soğuk yüzünü.Yasin-i Şerifin ilk sayfasından ayetler döküldü dilimden.Fatihalar okuduk cümle geçmişlerimize. Bu Ramazanda da Allah Kabul ederse Cüz koşup Hatim indiriyorum yitirdiğimiz cümle Ağdunutlular için. Ramazan Bayramı sabahı yukarı mezarlıkta hatim duasını okumayı Cenab-ı Allah nasip eylesin inşallah.

İsim:ELİF
E-mail:elif_95_e7hotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:09.07.2012, 12:49 (UTC)
Mesaj:Köyümü ne kadar sevdiğimi ve ganikgil sülalesinin ne kadar geniş olduğunu 08/07/2012 tarihinde gerçekleşen düğünde anladım.Ben Süleyman'ın kızı Rabia'nın kızıyım.Bu yazda gelemedim köyüme ama üniversiteyi kazanır kazanmaz ilk yapacağım şey oraya gelmek

İsim:EMİN
E-mail:emice2344hotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:03.03.2012, 21:01 (UTC)
Mesaj:Köyde tahminen yıllık 3 ila 5 ton arasında dut pekmezi yapılmaktadır.Kaynatılan dutun şırası klasik yöntemlerle çıkarılmaktadır.Ancak bu yaz bu durum DUT SIKMA MAKİNESİ ile değişecek.Pres yöntemi ve gijon yardımıyla artık daha kolay daha çabuk rahat bir çalışma imkanı sağladığı gibi verimliliği artıracak

İsim:selahattin yilmaz
E-mail:selosan23hotmail.com.tr
Değerlendirme:1
Zaman:18.02.2012, 09:30 (UTC)
Mesaj:ben buraya uye olmak istemiştim

İsim:aygen
E-mail:aygenhotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:16.02.2012, 20:51 (UTC)
Mesaj:bu siteye katkılarından dolayı murat amcama teşekkür ederim :-

İsim:emin
E-mail:emice2344hotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:27.01.2012, 16:29 (UTC)
Mesaj:Bedri dayı ve Naim emmi Hakkın rahmetine kavuştular Cenabı Allah kederli ailesine sabırlar ihsan etsin.2 çınar daha devrildi köyün tarihinden geçmişinden 2 iz daha silindi.

İsim:semra bulut (yılmaz)
E-mail:semrabulut1967gmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:03.12.2011, 17:22 (UTC)
Mesaj:Orhan yılmazın kızı





İsim:gokhan yılmaz
E-mail:gokhanyilmaz1976gmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:28.11.2011, 18:15 (UTC)
Mesaj:kıymetli hemşehrilerimiz ;

idris özer abimiz tarafından , altunayva ( ağdunut)köyü ismiyle

( http://www.facebook.com/#!/pages/Altunayva-A%C4%9Fdunut-K%C3%B6y%C3%BC/177534302332003 )

facebook sayfamız açılmış olup , bütün köylü ve hemşehrilerimizi sayfaya bekleriz.sayfada yayınlanmak üzere , yazı , resim ve videoları , idris abiye ya da bana mail ve facebook yoluyla gönderebilirsiniz.

İsim:-
Değerlendirme:1
Zaman:22.10.2011, 06:42 (UTC)
Mesaj:Ermeni ve yahudi uşakları tarafından "Şehit" edilen hemşerimiz sevgili Mehmedimize cenabı haktan sonsuz rahmet, ailesine, Saraycıklı köylülerimize ,Ağınlılara, Elazığlılara ve tüm Türkiyeye baş sağlığı diliyoruz.Şehidimizin acısını paylaşıyoruz.Mekanı cennet olsun. ALTUNAYVA KÖYÜ DERNEGİ ADINA Mustafa BOZKURT

İsim:muhammed kani barış
E-mail:kani.barishotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:13.09.2011, 16:38 (UTC)
Mesaj:enişteye allahtan rahmet dilerim.mustafa mesut bahtiyar ol kardeşim.allaha emnt olun.ağdunut eski imam hatibi.

İsim:idris ÖZER
E-mail:ceyrekefe23hotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:30.08.2011, 07:59 (UTC)
Mesaj:Tüm köylülerimin ve çevre köylerimizin mübarek Ramazan bayramlarını kalbi dileklerimle kutlar hayırlara vesile olmasını Yüce Allahtan niyaz ederim. İdris ÖZER. AYDIN

İsim:idris ÖZER
E-mail:ceyrekefe23hotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:20.08.2011, 13:08 (UTC)
Mesaj:Sevgili Hakan Siteye güzellikler katmak , köye, köylüye ait hatıraları yaşatmak ve paylaşmak amaçlı yazılar gönderiyoruz sağ olun sizde zamanınız ölçüsünde yayınlıyorsunuz. Maalesef teknolojiyi yeterince kullanamayışımız yüzünden hatalar yapabiliyoruz .Örnegin bir yazımızın ikinci kısmını birinci bölümde, birinci kısmınıda ikinci bölümde yayınlandı. Gene geçen gönderdiğim bir yazımızda aynı hataya düşmemek için önce ikinci bölümünü gönderdim , arkasından birinci bölümünü ancak sistem ikinci bölümü kabul etmedi şimdi yazının ikinci kısmı sitede birinci kısmı yok. Dolayısiyle yazının anlam bütünlüğüde bozuldu . Bizden kaynaklanan bu tür teknik arızaları düzeltmeni rica ediyorum.
Yorum:o sorunu bende düzeltemedim.uzun yazılarınızı forum bölümündeki sohbet odasında istediğiniz şekilde yayınlayabiliriniz.orda herhangi bisorun olmuyor.

İsim:gökhan yılmaz
Değerlendirme:1
Zaman:13.08.2011, 21:03 (UTC)
Mesaj:‎19.yüzyılda Almanya nın Mülhaym şehrindeki Ren nehrinin bir yakasında
Almanlar, öbür yakasında da Fransızlar oturuyordu.

Fransızlar, her sene nehrin Almanlar'daki kısmına geçip mahsulün tümünü
toplayıp götürüyorlardı.
...
O sıralar, birliğini temin edemeyen güçsüz Almanlar ise buna fazla ses
çıkaramıyorlardı tabiî. Her sene böyle olunca çareyi Osmanlı Sultanına
durumu yazıp, imdat istemekte bulurlar.

Mektupta şöyle denmektedir:

"Fransızlar her sene bize zulmediyor, mahsulümüzü elimizden alıyorlar.
Siz ki, dünyaya adalet dağıtan bir imparatorluğun sultanı, İslamiyet'in de
halifesisiniz. Bizi şu zulümden kurtarın. Asker gönderin. Ürünlerimizi
bu sene olsun toplama imkanı sağlayın."

Çöküş faslına girildiği bir zamana denk gelen yardım isteğini inceleyen
padişah asker göndermeyi mümkün ve gerekli görmez; yalnızca asker
elbisesi göndermeyi kâfi bulur ve cevabı bir mektupla beraber içi askeri elbise dolu üç çuval yollanır.
Şaşkına dönen Almanlar, çuvalı alıp

mektubu okurlar:

"Fransızlar korkak ademlerdir.
Onlara yeniçeri göndermemize gerek yoktur.
Yeniçerimizin kıyafetini görmeleri kâfidir."

Çuval içindeki Osmanlı askerinin elbiselerini adamlarınıza giydirin.
Mahsul zamanı, nehrin görülecek yerlerınde dolaştırın. Karşıdan gören
Fransızlar için bu kâfidir."

Bağ bahçe sahipleri hemen Osmanlı askerinin kıyafetini kapışırlar.
Hasat vakti büyük bir heyecanla yeniçeri kıyafetinde, nehir kıyısında
dolaşmaya başlarlar.

Ertesi gün, karşıdan gelen haber, Almanlar'ın sevinç çığlıkları atmalarına
sebep olur:

"Osmanlılar'dan imdat geldiğini düşünen Fransızlar, korkudan köylerini
de terkederek iç kısımlara doğru kaçmaktalar.
Mahsulünüzü rahatça toplayabilirsiniz. Zulüm sona ermiştir."

Bu olay, Mülhaymli'lerin gönüllerin de taht kurmuştur.
Giydikleri yeniçeri kıyafetlerini, daha sonra Mülhaym a bağlı Karlsruhe müzesine koyup ziyarete açarlar.

Şehrin en yüksek binasına da Osmanlı bayrağı asarlar. Ayrıca, halen
olayın yıldönümünde de şehirde bir karnaval düzenleyip ,
hadiseyi temsilen kutlarlar.

İsim:İdris ÖZER
E-mail:ceyrekefe23hotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:07.08.2011, 21:37 (UTC)
Mesaj:İKİ BÜYÜK USTA

---DEVAMI---

Doğruydu, epey arı sokmuştu. Seninki, “çırdı”nın ucuna “kodiği” takmış, alttan tutun dalına vurunca arılar kodik yerine Osman dayının kafasına düşmüş, yetişen her arı Osman dayının kafasının “kel” tarafından bir bir öpücük almış! Bir müddet sonra şişler daha da arttı; gözleri kapandı. Nerdeyse çalışamayacak duruma gelmişti. O sıra evin çatı kısmını yapıyoruz. Bulunduğumuz yerden her yer görünüyordu. Arkama döndüm baktım ki harmanlardan aşağı elindeki “şıpık”la birtakım işaretler çize çize Ziya dayı geliyor. Aslında gıcık olduğu Boro’ya hakaret etmek, laf çakıştırmak için günlük olağan keşif gezisini yapıyordu. İçimden “Allah’ım ne isabet oldu, dilek tutsam kabul olurdu herhalde” diye düşündüm. Derken yaklaştı, çekim alanımıza girdi. Tam o sırada birden bire Boro dayıya veryansın etmeye başladım.” Sen adam olsan gidip O’na (Yunus’a) bulaşmazsın; bösbüyük adamsın, utanmıyor musun çoluk çocukla uğraşıyorsun! O serseri de kafanı gözünü işte böyle kırar, şişirir” dedim. Tabi rahmetli bunları duyunca büyük bir memnuniyetle yavaş yavaş çıktı ve yanımıza geldi. Bir Boro dayıya baktı, bir bana baktı ve tebessüm ederek, “Ne o Boro, ito! Seni mi dögdüler” dedi. O da, “ne bilem baba, adam bildim” horata” edem dedim, haydut vurdu, her tarafımı şişirdi” Bana dönerek, “Kim yaptı” dedi, “Yunus” dedim. “Eyi etmiş. Bu namussuzu buraya getirende kabahat” dedi. Boro dayı’ya dönerek, “İto seni daha çok dögerler” dedi, elini arkasına bağladı ve keyifli bir şekilde caminin önüne doğru gitti. Caminin önüne varınca oradakilere “Duydunuz mu, “Ganikgilin“ ayılar “Boro’yu dögmüşler” demiş. Ardından, beş dakika geçmeden bizim eve doğru “sökün” başladı. Büyük pahara gidiyor havasında, Boro’nun dayak yemiş halini görmek için inşaatın yanına gelip başlarını kaldırıp Boro’nun yüzüne acıyarak bakıyor, sonra da büyük pahara yol alıyorlardı. Boro dayının sopa olayı tüm köye yayıldı ve bunun bir şaka olduğunu inandırıncaya kadar epey zaman geçti. Bir ara Ziya dayıya “benim için ayı demişsin, ayıp olmuyor mu?” dedim. Kendine has güzel gülüşüyle “hiç sana öyle der miyim. Kime dediğimi sen biliyorsun” dedi.

Aslında bu hatırayı, rahmeti rahmana kavuşmuş olan çok sevdiğim iki insanı; Ziya dayı ve sevgili Yusuf’u rahmetle anmak, sizlerin de rahmet okumanıza vesile olmak ve sevgili Osman dayıya da sağlıklı hayırlı uzun ömürler dilemek için anlattım. Allah mekanlarını cennet etsin, nur içinde yatsınlar. Bu iki güzel insanın vefatları, benim gönlümde ve tüm köylülerin gönlünde derin izler bırakmıştır.

İdris ÖZER / AYDIN

İsim:gökhan yılmaz
Değerlendirme:1
Zaman:06.07.2011, 09:00 (UTC)
Mesaj:Köyümüzün dernek merkezi istanbulda , istanbul dışında olmasına rağmen idris abi sağolsun köyümüze çok ilgili olduğu gibi derneği de düşünüyor ve ilgileniyor. İdris abinin fikir ve düşüncelerini destekliyor ve acizane birkaç şey ilave etmek istiyorum.

Derneğimizi 1970 li yıllarda çevre köylerimizin derneğin ne olduğunu ne iş yaptığını bilmediği bir dönemde , bir çoğu ahirete intikal eden büyüklerimiz kurdu ve çalıştı. Hepsinden allah razı olsun. Bu zamanlarda derneğin bir mekanı yoktu , en başta haberleşme ve ulaşım olmak üzere imkanlar bu günküne göre çok kısıtlıydı , ama derneğe destek ve iştirak bu günkünden daha fazlaydı.
Köyümüze ve köylümüze faydası olduğu için hem de büyüklerimizin mirası ve hatırası olduğu için derneğimize sahip çıkmalı ve desteklemeliyiz. Bence derneğe ve yönetimine verilecek en büyük destek , yapılan organizasyonlara iştirak etmek en yüksek sayıda katılım gerçekleştirmektir.
Derneğin en büyük varlık sebebi şu an gurbetteki köylülerimizin birbirlerini tanımaları birbiriyle haberleşmesini ve diyaloğunu sağlamaktır. Hemen hemen kurulduğu yıldan beri her yıl geleneksel olarak yapılan piknik organizasyonu 2 yıldır yapılamamaktadır , bunun sebebi katılımın yani desteğin çok az olmasıdır. Derneğimizin yaklaşık 120 üyesi var , yarı yarıya katılım olsa bu üyelerin ailelerini de hesapladığınızda ortalama 200 kişinin bu tür organizasyon ve toplantılarda olması gerekir. Ama son yıllarda 70-80 kişi ancak toplanabilmektedir bunun da 20 kadarı civar köylü hemşehrilerimizdir. Gerekli desteğin hepimiz tarafından verilerek faaliyetlerin ve organizasyonların ortadan kalkmasına imkan vermemeliyiz.
Dernek toplantılarına katılımın yaş ortalaması benim gördüğüm , 40 yaşın üzerinde. Gençlerin katılım oranı çok düşük. Gençlerimizi köylüleriyle tanıştırmalı ve kaynaştırmalıyız. Aksi taktirde birkaç nesil sonrasında köylülerimizden çoğu birbirini tanımıyor olacak. Dernek kurmak ve bunu devam ettirmek günümüz şartlarında kolay bir iş değil , yakın köylerimizden dernek kurup birkaç yıl sonra kapatanları , resmi olarak kurulu olup fiiliyatta var olmayan dernekleri çoğumuz biliyoruz. Mevcut olan ve faal durumdaki derneğimize sahip çıkmalı ve ilelebet onu yaşatmalıyız. Derneğin birleştirici , bütünleştirici özelliğinden sonuna kadar faydalanmalıyız. Bunun bilincini de gençlerimize ve sonraki nesiillere anlatmalı , bilinçlendirmeliyiz. Büyüklerimizden devraldığımız mirasa en az onlar kadar değer ve önem vermeliyiz ki , gelecek nesiller de bu bilinçle bizden devraldıkları mirası aynı şekilde yaşatsın ve sahip çıksın.


İsim:serseri23 (furkan ergül)
E-mail:furkan_elazizli_23hotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:11.06.2011, 18:40 (UTC)
Mesaj:bi ben yokumm fotolarda ))

İsim:mustafa kayar
Değerlendirme:1
Zaman:04.06.2011, 22:03 (UTC)
Mesaj:tüm ağdunuta selamlar...Mahmut balıkların tadı ağzımda kaldı yine geliyorum hazırlan.He bu arada akıtmayı ne zaman dökeceğiz.

İsim:İdris ÖZER
Değerlendirme:1
Zaman:04.06.2011, 15:17 (UTC)
Mesaj:-DEVAMI-

Köyümüz nüfusunun %80’inin dışarıda, özellikle de İstanbul’da olduğunu hepimiz biliyoruz. O halde İstanbul’da çok iyi bir şekilde örgütlenmeliyiz ve derneğin çalışmalarını güçlendirmeliyiz. Yönetimde kimler olursa olsun samimi olarak desteklemeliyiz. Eleştiri mutlaka olmalı ama yapıcı olmalı. Ayrıca şu gerçeği de artık herkes kabullenmeli: “Parasız, aidatsız dernek olmaz; olsa da yaşamaz.” Lütfen bu hususa dikkat edelim. Başka köylerin dernekleri ile bizimkini kıyaslayalım, eksiklerimizi görüp daha iyisini yapmaya çalışalım. Derneklerin başlıca kuruluş amacı insana hizmettir. O halde öncelik İstanbul’da olmalı. “Köye şunu yapalım bunu yapalım” deniliyor. Tabi ki yapılsın ama köyde kışın on kişi yaşıyor, yazın en fazla elli-altmış kişi. Mesela oraya yapılacak morg kaç kişiye hizmet verecek?

Yukarıda yazdıklarımın hedefinde hiç kimse yok. Köyümüzü çok seven biri olarak sadece içimden geçenleri dile getirdim. Hiçbir kişi hakkında olumsuz bir şey söyleme hakkım da yok, haddim de. Derneğimizin, küçük ama sonuçları büyük hizmetlerine karşılık memnuniyetimi ifade etmek istedim. Biraz daha güzel şeyler olsun diye de birazda” serzenişte” bulundum. Derneğimizin kuruluşundan bu güne kadar seçilmiş olan tüm yönetim kurullarına, hizmetlerinden dolayı teşekkür ediyorum. Ahirete intikal edenlere de yüce Allah’tan rahmet diliyorum. İnşallah çok daha güzel çalışmalar olacak. Yönetimde kimler olursa olsun yanlarındayım. Sitede, gençlerin de görüş ve düşüncelerini okumak isterim.

Saygılarımla…

İdris ÖZER / AYDIN

İsim:İdris ÖZER
Değerlendirme:1
Zaman:04.06.2011, 14:22 (UTC)
Mesaj:Ülkemizin herhangi bir yerindesiniz ve cebinize “köyünüzün derneğinden” mesaj geliyor; bakıyorsunuz bir köylümüzün vefat haberi… Kısa bir afallama sonrası, yakındaysanız cenaze evine gidiyorsunuz, uzaktaysanız sıcağı sıcağına merhumun yakınlarına telefonla taziyelerinizi sunuyor ve onların acılarını paylaşıyorsunuz, teselli edip yardımcı olmaya çalışıyorsunuz. Sıkıntılı zamanlarda maddi ve manevi desteğin, acı çeken o insanlar için ne anlama geldiğini ancak yaşayanlar bilir. Zor zamanlarda yapılan iyilik de kötülük de asla unutulmaz. Acılar paylaştıkça azalır, sevinçler paylaştıkça çoğalır.

Derneğimizin vesile olduğu bir faaliyetin sonuçlarının ne kadar önemli olduğunu küçük bir örnekle ifade etmeye çalıştım. Birliğimizin pekişmesi, yardımlaşma ve dayanışma amaçlı birçok etkinlik yapılabilir. Yeter ki isteyelim. Sanırım toplum olarak en büyük hastalığımız, başkalarını haklı haksız acımasızca eleştirmemizdir.. Ama birileri bizi eleştirdiği zaman da kıyametleri koparırız. Sorumluluk almayı sevmiyoruz. Kim hayırlı bir iş yapmaya kalksa mutlaka bir kusur buluyoruz, Başkaları bir şeyler yaptığı zaman “Allah razı olsun” demeyi bile beceremiyoruz.. Yeri geldiğinde de Müslümanlığı kimselere bırakmayız. Ama “Allah’ın evi” olarak kabul ettiğimiz camiye bile yapılan her güzel şeye muhalefet ederiz. Bu tür kötü örnekleri vermek hoşuma gitmiyor ve bundan dolayı da affınıza sığınıyorum ama taktir edersiniz ki dert söylenmeden çare bulunmuyor.

İsim:gökhan yılmaz
Değerlendirme:1
Zaman:19.04.2011, 16:54 (UTC)
Mesaj:KENDİ HALİNDE BİR TÜCCARDI :

Bir gün kumaşları gemiye yükledi. Endonezya'ya gitti ve oraya yerleşti.
İşini orada devam ettirdi.
Kumaşları kaliteliydi. Tam da o bölge halkının aradığı cinstendi.
Kendisi kanaat sahibi bir insandı tüccarın.
Kazancı az olsun, temiz olsun düşüncesindeydi.

Bir gün geç geldi iş yerine.
Ama kasada fazlaca para vardı. Belli ki, tezgahtar iyi bir kâr elde
etmişti sattığı mallardan. Merak etti, sordu:
-Hangi kumaşlardan sattın?
-Şu kumaştan efendim.
-Metresini kaça verdin?
-On akçeye.
-Nasıl olur?" diye hayret etti, tüccar.
-Beş akçelik kumaşı on akçeye nasıl satarsın? Bize hakkı geçmiş
adamcağızın. Görsen tanır mısın onu?
Tezgahtar gitti, müşteriyi buldu, getirdi.
Dükkan sahibi müşteriyi karşısında görür görmez, helâllik istedi ve fazla
parayı müşteriye uzattı. Müşteri şaşırmıştı. Böyle bir durumla ilk defa karşılaşıyordu.
-Ne demekti hakkını helâl et?

Olay kısa sürede dilden dile dolaştı.
Çok geçmeden kralın kulağına kadar vardı.

Sonunda kral kumaş tüccarını saraya çağırdı ve sordu:
-Sizin yaptığınız bu davranışı daha önce biz ne duyduk, ne de gördük.
Bunun aslı nedir?
-Ben, dedi tüccar, Müslüman'ım. İslâm dini böyle emreder.
Müşterinin bana
hakkı geçmişti. Dolayısıyla kazancıma haram girmişti. Ben sadece bir yanlışı düzelttim.

Kral,
-İslâm nedir, Müslümanlık nedir? gibi peş peşe sorular sordu.
Tüccar, birer birer sorularını cevapladı.
Kral ilk defa duyuyordu böyle bir dinin varlığını.
Fazla zaman geçirmeden İslâm'ı kabul etti.
Daha sonra kısa süre içinde de halk Müslüman oldu.

250 milyonluk nüfusa sahip olan bugünkü Endonezya'nın Müslümanlığı kabul
etmesindeki sır sadece beş akçelik bir kumaş ve hakkaniyete uygun küçük(!) bir davranış idi...
Yapılan tek şey vardı sadece:
İnandığı gibi yaşamak, sahip olduğu güzellikleri çevresiyle paylaşmaktı.
Efendimizin müjdesi herkese açık: "Doğru ve güvenilir tüccar, kıyamet
gününde peygamberler, sıddıklar (doğrular) ve şehitlerle beraberdir."

Yani, asıl olan söz dili değil, hal diliydi.
Konuşmaktan çok yaşamaktı.

İnandığı gibi anlatmaktan ziyade inandığı gibi yaşamaktı...

İsim:gökhan yılmaz
Değerlendirme:1
Zaman:18.03.2011, 09:25 (UTC)
Mesaj:hindistan ulemasından bir zat hacca gider , mescid-i nebevide epey bir süre vakit geçirir , hal ve hareketleri mescid-i nebevi türbedarının dikkatini çeker , hep ağlamaklıdır , ağlamadığı zamanlarda da hüzünlü ve mutsuzdur , türbedar zatın durumunu merak eder sorar , efendi der burası efendimizin mübarek makamları, herkes burada huzur bulurken senin bu halinin sebebi nedir ?
Ben uzun yılların hasreti ile çok uzaklardan buralara geldim. Ben Kâinatın Efendisi'nin kokusunu, ruhaniyetini Hindistan'dan alırdım. Şimdi buralara geldim, Efendimin kabr–i şerifi başındayım, ama Hindistan'da aldığım feyiz ve nuranîliği burada bulamadım. Bu ne hâldir diye düşünüyorum, acaba bir günah mı işledim, bir suçum mu var? Efendim benim üzerimden himmetini çekti mi? Bu hâl beni perişan etti… Ağlamamın sebebi budur."
bu durum türbedarın da kafasını meşgul eder , o gece uyumadan önce de sürekli bunu düşünür.
ve o gece rüyasında efendimiz'i görür , türbedarına şunları söyler ;
evet der , benim kokumu alamaz ruhaniyetimi hissedemez , bunun sebebi bir suçunun günahının olması değildir, ben makamımda değilim , şimdi çanakkaledeyim.
anadoludaki yetiş ya muhammed kur'an elden gidiyor feryatlarını duymuş ve buna kayıtsız kalmamıştı.
kainatın efendisi , insanlığın güneşinin başkomutanı olduğu bir ordunun karşısında , 7 düvel değil 7 cihan olsa da mağlup olmayacağı çanakkalede bir daha görülmüştür.
zaferin bedeli ağır olmuştur , 250.000 şehit , geride bıraktıkları , ana , baba , evlatlarının çektiği sıkıntılar , çoğu 15-25 yaş arası genç ve dinamik nüfus.bunların da bir çoğu lise ve üniversite tahsilini bırakıp cepheye gitmiş ve şehit olmuş, memleketimiz genç ve eğitimli nüfusunu çanakkalede kaybetti, bu yüzden de ülkemizin gelişmesi kalkınması daha zor ve sıkıntılı oldu.ama ödenen ağır bedellere karşılık , islamın son karakolu anadolu , düşman eline geçmekten kurtuldu
milletin istiklali kurtuldu , devletin bağımsızlığı korundu.
çanakkale zaferinin 96. yıldönümünde , bütün çanakkale şehitlerimizi , gazilerimizi ve asıl sıkıntıyı çeken , onları cepheye uğurlayan ana baba eş ve çocuklarını , rahmet minnet ve hürmetle anıyoruz.
ruhunuz şad , makamınız ali olsun.

İsim:idris ÖZER
E-mail:ceyrekefe23hotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:09.03.2011, 15:00 (UTC)
Mesaj:Sevgili Gökhan Osmanlının en "Girift" dönemiyle ilgili yazısını zevkle okudum.Benim gibi başkalarıda çok begendigini düşünüyorum. Gökhandan yararlanmaya devam edecegiz inşallah. Ama ben başka gençlerinde birşeyler yazmasını bekliyorum. Umuyorum çoğalacağız mesafelerimiz uzak olsada gönülerimiz aynı yerlerde olacaktır.
ÖMERE 'de Gökhanın yazılarını okuyup begendigini ifade ettigi için teşekür ediyorum.Gençlerin başarılarını takdir etmek düşünceye, insana, emege saygıdır.

İsim:-
Değerlendirme:1
Zaman:22.02.2011, 21:50 (UTC)
Mesaj:ben mustafa kayar mart 1 kekliklerimi alıp köye gidiyorum herkese selamlar...

İsim:gökhan yılmaz
Değerlendirme:1
Zaman:22.02.2011, 16:39 (UTC)
Mesaj:HABİB BABA
Habib Baba, 4. Murad devrinin gizli, kimsenin bilmediği Allah dostlarındandır. Yaşlıdır,fakirdir,gariptir.Fakat Rabbinin katında da alemlere denk bir değerin sahibidir.
Yaşlı Habib Baba, uzun bir kervan yolculuğunun sonunda Erzurum'dan İstanbul'a gelmiştir. Yolculuğunun tozunu, yorgunluğunu atmak için bir hamama gider... Niyeti, şöyle iyice bir keselenip, paklanmak... Bedenini de ruhuna denk kılmaktır.
Fakat hamamcı Habib babayı içeri sokmak istemez.
'Bugün' der, 'Sultan Murad'ın vezirleri hamamı kapattılar, dışarıdan müşteri alamıyoruz.'
Habib baba üzülür... Rica, minnet eder, yalvarır...
'Ne olursun' der, 'kimseye varlığımı belli etmem, aceleyle yıkanır çıkarım. Bu tozlu bedenle Rabbime ibadet ederken utanıyorum.Binbir dil döker.Hamamcı ehl-i insaftır... Dayanamaz... Kabul eder... Hamamın en sonundaki odayı göstererek ...
'Baba şu odada hızla yıkanıp çık, para da istemem. Yeter ki vezirler, senin farkına varmasınlar.'
Habib baba sevinerek kendine gösterilen yere girer. Yıkanmaya başlar... Ve bu arada hamamcının karşısında yeni bir müşteri belirir. Boylu, poslu, genç, yakışıklı biridir bu gelen. Onunda görünümü fakirdir... Ama sadece görünümü... İkinci müşteri kılık değiştirmiş, 4.Murad'dır. O gün vezirlerinin topluca hamam alemi yapacaklarından haberdar olan padişah merak etmiştir.
'Hele bir bakalım' demiştir, 'bizim vezirler, hamamda benden uzakta, kendi başlarına ne yaparlar, nasıl eğlenirler?'
Ve bu merak padişahı, tebdil-i kıyafet ettirerek, hamama getirmiştir. Az önce yaşananlar bir kez daha tekrarlanır...
Hamamcı vezirler der almak istemez... Padişah ise, ne olursun der, bastırır ve padişah galip gelir... Habib babanın yıkanmakta olduğu odayı göstererek, genç padişahın kulağına fısıldar:
'Şu odada bir ihtiyar yıkanıyor. Sende sar peştemali beline gir yanına... Beraber sessizce yıkanın, bir an evvel çıkın... Ve ekler: 'Aman ha! Vezirler varlığınızı bilmesinler.'

İsim:gökhan yılmaz
Değerlendirme:1
Zaman:22.02.2011, 15:42 (UTC)
Mesaj:Sonra 4.Murad da Habib babanın yanına süzülür. Beraber sessizce yıkanmaya başlarlar. Bu arada, hamamın büyük salonundan gelen tef, dümbelek, şarkı, türkü sesleri ortalığı çınlatmaktadır...
Habib babanın gözü, genç hamam arkadaşının sırtına takılır. Biraz kirlenmiş gibi gelir ona... Allah hikmeti gereği dostuna, o yanındakinin tedbil-i kıyafet etmiş padişah olduğunu ilham etmemiştir...
Ve yanındakini, görüntüsüne uygun, kendi gibi fakir bir delikanlı zanneden Habib baba yumuşak bir sesle konuşur:
'Evladım' der, 'Sırtın fazlaca kirlenmiş, müsade edersen bir keseleyivereyim.'
Padişah aldığı bu teklif karşısında şaşkınlaşır ve bü yük bir haz duyar... Haz duyar, çünkü ömründe ilk defa biri ona, padişah olduğunu bilmeden, sırf bir insan olarak, karşılık beklemeksizin bir iyilik yapmayı teklif etmektedir.
Memnuniyetle Habib babanın önünde diz çökerken: 'Buyur baba' der, 'ellerin dert görmesin' Bu arada içerideki alemin sesleri hamamı çınlatmaya devam etmektedir. Habib baba, 4.Murad'ın sırtını bir güzel keseler... Fakat padişah kuru bir teşekkürle yetinmek istemez.. Ne de olsa insandır ve o da her insan gibi kendine yapılan iyiliklerin kölesidir.
'Baba' der, 'gel bende senin sırtını keseliyeyim de ödeşmiş olalım.'
Habib baba, teklifin kimden geldiğinden habersiz, tebessümle;
Olur evlad' deyip, sultanın önünde diz çöker. Bu arada, Sultan Murad kese yaparken bir yandan da Habib babayı yoklar, ağzını arar...
'Baba' der, 'görüyormusun şu dünyayı... Sultan Murad'a vezir olmak varmış... Bak adamlar içerde tef,dümbelek hamamı inletiyorlar, sen ve ben ise burada iki hırsız gibi...'
Habib baba Sultan Murad'ın cümlesini tamamlamasına fırsat bile bırakmaz, kendi hükmünü söyler... Sultan Murad'ın Habib babadan duydukları, ağzı açık bırakıp, keseyi elden düşürten cinstendir:
Be evladım' der, Habib baba, 'Sultan Murad dediğin kimdir? Sen asıl Alemlerin Sultanına kendini sevdirmeye bak ki, O seni sevince Sultan Murad’a sırtını bile keselettirir...

İsim:İdris ÖZER
E-mail:ceyrekefe23hotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:18.02.2011, 18:31 (UTC)
Mesaj:Köy derneğimizin 16.01.2011 tarihinde yapılan "olağan genel kurul toplantısı" sonucunda, yönetim kurulumuz aşağıdaki şekilde oluşmuştur:

YÖNETİM KURULU ÜYELERİ

Adem GÜLER (Başkan)
Mustafa BOZKURT (Bşk. Yard.)
Zihni ERDOĞAN (Genel Sekreter)
Ahmet Cengiz YILMAZ (Muh. Üye)
Mustafa HÜNER (Yazman Üye)

Yönetim kurulumuza üstün başarılar diler, köyümüzü ve tüm köylülerimize hayırlı olmasını dileriz.

ADRES: Birlik Mah. Atışalanı Cad. No: 143/33 Esenler / İSTANBUL

İsim:gökhan yılmaz
Değerlendirme:1
Zaman:01.02.2011, 14:46 (UTC)
Mesaj:400 SENE SONRASINA MEKTUP

Bir Mimar Sinan eseri olan Şehzadebası Cami´nin 1990´li yıllarda devam eden restorasyonunu yapan firma yetkililerinden bir inşaat mühendisi, caminin restorasyonu sırasında yaşadıkları bir olayı tv´de şöyle anlatmıştı.

Cami bahçesini çevreleyen havale duvarında bulunan kapıların üzerindeki kemerleri oluşturan taşlarda yer yer çürümeler vardı. Restorasyon programında bu kemerlerin yenilenmesi de yer alıyordu. Biz inşaat fakültesinde teorik olarak kemerlerin nasıl inşaat edildiğini öğrenmiştik fakat taş kemer inşaası ile ilgili pratiğimiz yoktu. Kemerleri nasıl restore edeceğimiz konusunda ustalarla toplantı yaptık. Sonuç olarak kemeri alttan yalayan bir tahta kalıp çakacaktık. Daha sonra kemeri yavaş yavaş söküp yapım teknikleri ile ilgili notlar alacaktık ve yeniden yaparken bu notlardan faydalanacaktık.

Kalıbı yaptık.

Sökmeye kemerin kilit taşından başladık. Taşı yerinden çıkardığımızda hayretle iki taşın birleşme noktasında olan silindirik bir boşluğa yerleştirilmiş bir cam şişeye rastladık.

Şişenin içinde dürülmüş beyaz bir kâğıt vardı. Şişeyi açıp kâğıda baktık. Osmanlıca bir şeyler yazıyordu. Hemen bir uzman bulup okuttuk. Bu bir mektup idi ve Mimar Sinan tarafından yazılmıştı. Şunları söylüyordu:

"Bu kemeri oluşturan taşların ömrü yaklaşık 400 senedir. Bu müddet zarfında bu taşlar çürümüş olacağından siz bu kemeri yenilemek isteyeceksiniz. Büyük bir ihtimalle yapı teknikleri de değişeceğinden bu kemeri nasıl yeniden inşaa edeceğinizi bilemeyeceksiniz. İşte bu mektubu ben size, bu kemeri nasıl inşa edeceğinizi anlatmak için yazıyorum."

Koca Sinan mektubunda böyle başladıktan sonra o kemeri inşa ettikleri taşları Anadolu´nun neresinden getirttiklerini söyleyerek izahlarına devam ediyor ve ayrıntılı bir biçimde kemerin inşaasını anlatıyordu.

Bu mektup bir inşanın, yaptığı işin kalıcı olması için gösterebileceği çabanın insanüstü bir örneğidir. Bu mektubun ihtişamı, modern çağın insanlarının bile zorlanacağı taşın ömrünü bilmesi, yapı tekniğinin değişeceğini bilmesi, 400 sene dayanacak kâğıt ve mürekkep kullanması gibi yüksek bilgi seviyesinden gelmektedir. Şüphesiz bu yüksek bilgiler de o koca mimarin erişilmez özelliklerindendir. Ancak erişilmesi gerçekten zor olan bu bilgilerden çok daha muhteşem olan 400 sene sonraya çözüm üreten sorumluluk duygusudur.

İsim:Ömer Hüner
E-mail:omerhunhotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:19.01.2011, 21:43 (UTC)
Mesaj:Kardeşim Gökhan bu anlamlı ve manalı güzel mesajınızı okuyup da sizi kutlamadan geçmek mümkünmü, Düşüncelerinize aynen katılıyorum bu yazılarınızı da bizlerle paylaşdıgın için teşekkür eder gözlerinden öperim. Herkese Saygılar Sevgiler. Ömer HÜNER

İsim:GÖKHAN YILMAZ
E-mail:gokhanyilmaz1976gmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:19.01.2011, 13:01 (UTC)
Mesaj:idris abiye yazımı beğendiği için teşekkür ederim.
burada sadece köyümüzle ilgili değil, kültürel , tarihi , edebi değeri olan yazı ve bilgileri de paylaşabiliriz diye düşünüyorum. ben fırsat buldukça bieşeyler paylaşırım bütün hemşehrilerimizden ve sitemizi ziyaret eden dostlarımızdan da bunu bekleriz.

İsim:-
Değerlendirme:1
Zaman:18.01.2011, 07:46 (UTC)
Mesaj:Köyümüz derneginin "Olağan genel kurul" toplantısı sonucu "Yönetim Kuruluna" seçilen üyelerimizi kutlar, başarılar dilerim.
İstanbul dışında yaşayan bir köylü olarak yeni yönetim kurulunun isim listesini "Sitede" yayınlamasını rica ediyorum.
Sevgili Gökhanın sitede yayınladığı, çok ince
mesajlar içeren güzel yazısını zevkle okudum. Gökhana teşekür ederim.Yazılarının devamını herkes gibi bende bekliyorum. Başka Gökhanlarıda yazılarını bekliyoruz.Selam ve sevgilerimle İdris ÖZER.AYDIN

İsim:İdris ÖZER
E-mail:ceyrekefe23hotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:05.01.2011, 17:04 (UTC)
Mesaj: Köye iki-üç ayda bir “Müezzi” gelirdi. İstanbulcuların (gurbettekilerin) ve askerdekilerin mektuplarını getirirdi. Genelde anneler çocuklarından gelen mektuplarını aldıkları gibi okur-yazar birini ararlardı. Okumuş insanların tamamına yakının “Beş şaadetnamesi” yoktu. “Ali okululundan” mezun olmuşlardı. Ama sayıca çok az oldukları için itibarlı insanlardı. Ha deyince bulunmazlardı. Reçberlik yaptıkları için mevsimine göre: Çütte, kevende, hasılatta, süldügende, bağ kırmada, kes kırmada, harmanda vs. bir işte olduklarından, zavallı anne onları sabırsızca beklemek zorunda kalırdı. Bir zaman sonra gelir,genellikle kapı önlerindeki “Duz” daşına veya”Seküye” oturur,başlarlardı okumaya, mektup okunurken “Mahremiyet”olmadığından komşularda dinlerlerdi. Mektuplar şöyle başlardı “Evvela üzerime farz olan tanrı selamlarımı yollar; büyüklerin ellerinden, küçüklerin gözlerinde öperim…….diye devam ederdi. Mektuplar okuyana, dinleyenlere, tüm komşulara selamlarla biterdi, Anne sevinçten, okuyanda insanları sevindirdiği için mutlu olurdu.

O devirde köyde okuma-yazma oranı % 5 bile değildi. Şimdilerde %100. Üstelik, nitelikli okur-yazar oranı (lise ve üniversite mezunu) toplam nüfusumuzun %15’inin üzerinde. Bu, oran şu anlama geliyor, 850 civarında olan Köy nüfusumuzun yaklaşık yüz’ün üzerinde lise ve üniversite mezunu olduğunu göstermektedir.
Şimdi imkanlar sayılmayacak kadar çok, herkes okur yazar, Ağdunutlular Türkiyenin her tarafına dağılmış olsalar bile onları bir araya getiren bu site var. Hazırlayanlara bir daha teşekkür ediyorum. Herkes bir şeyler yazsın; duygularımızı, düşüncelerimizi, görüşlerimizi, hatıralarımızı,sevgilerimizi, taktirlerimizi,sevinçlerimizi vs. yazalım, eksiklerimiz ,yanlışlarımız, hatalarımız mutlaka olacaktır, yeterki iyi niyetli olalım.Herşeye “Art” niyetli bakıp,hep eleştiren degil “Taktir “eden olalım. Yapılan bir iş hoşumuza gitmesede olumlu bakalım. Çok eleştirenin çok hatası olur. Ama o insanlar kendi yanlışlarını görmezler Köyümüz için yapılan her hayırlı işi kim yaparsa yapsın Allah razı olsun diyelim.

Siteyi açtığımız zaman yazılan yazılar bize Köyü, çocukluğumuzu, hatıralarımızı. sevgimizi ,saygımızı, özlemlerimizi,dağımızı, taşımızı, kuşumuzu, bağımızı, bostanımızı, kom’umuzu ,koz’umuzu, inegimizi ,öküzümüzü,…Kısacası “Her şeyimizi orada görelim.Mutlu olalım.
Geleneklerimiz, törelerimiz nesilden nesile ancak bu şekilde aktarılır.
Özellikle gençlerimiz sizler bu konuda daha aktif olmalısınız. Sizleri seviyoruz. Siz başkalarını degil,Başkaları sizleri örnek alsın. Selam ve sevgilerimle.
İdris ÖZER AYDIN

İsim:gökhan yılmaz
E-mail:gokhanyilmaz1976gmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:26.12.2010, 16:25 (UTC)
Mesaj:idris abinin anısı ömer abinin yazısını okuduktan sonra rahmetli mustafa dayıyla ilgili babamızdan büyüklerimizden dinlediğim bir kaç şeyi ilave etmek istiyorum.
bizler yaş itibariyle mustafa dayıyı şahsen tanıyamadık ama köyümüzün gurur duyduğu ve nesilden nesile anlatılması tanıtılması en azından ağdunut köyü nüfusuna kayıtlı olan insanların tamamının tanıması gereken bir kişi olduğunu düşünüyorum.
mustafa dayı cephede savaşırken cephanelerinin bittiği ve çoğu askerin şehit olduğu esnada cephane sandığıyla düşman üzerine koşmuş bir insan. siperde şehit olan askerlerin arasına kendini saklayarak ölü taklidi yapmış siperi kontrol eden düşman yaşadığını farketmemiş bu şekilde esir olmaktan da kurtulmuş
padişah askeri olduğu sebebiyle devlet tarafından kendisine sahip çıkılmamış ama padişah askeri sıfatının ne büyük onur olduğunu , padişah askerlerinin vatanımızın son parçası ve daha da önemlisi düşmek üzere olan islamın son karakolu anadoluyu ne pahasına savunduklarını bilen bilir. burada uzunca anlatmaya gerek yok.
mustafa dayı karlı bir kış gününde köyden çıkmış dönmeyince köylülerimiz aramaya çıkmışlar. bulduklarında şehit düşmüş. kış günü dağda kurtlar çakallar çokca var tabi , mustafa dayının etrafında da çeşitli hayvan izleri mevcut. yakınına kadar gelmişler etrafında dolaşmışlar ama 8-10 metreden yakınına gelmemişler. memleketini sevdiklerini geride bırakıp dönmeme pahasına savunan bir padişah askerinin bedenini de allah vahşi hayvanlardan korumuş ve yakınlarına sağlam bir şekilde ulaşmasını nasip etmiştir.
bunu dinlediğimde aklıma mehmet akifin asımın nesli şiirine ilham kaynağı olan asım bin sabit isimli sahabenin durumu geldi aklıma. asım cengaver kahraman gözünü budaktan sakınmayan bir cihat eridir. hayatı boyunca tek duası olmuştur ' allahım bana şehadet nasip eyle , ama bedenime düşman eli değmesine müsade etme ' asım bir savaşta şehit olur müşrikler şehit olan müslümanların bedenlerine işkence yaparlar. hz. hamzaya olduğu gibi. asımın bedenine yaklaştıklarında çevresinin eşek arılarıyla sarılı olduğunu görürler daha da yaklaşmak istediklerinde arıların saldırısına uğrarlar ve asıma dokunamadan geri giderler. sonrasında yağan kuvvetli yağmur ve sel asımın bedeninin meçhule sürükler , yeri halen belli değildir.
asr-ı saadette 1400 sene öncesinde asımın bedenini düşmandan muhafaza eden allah asımla aynı maksada binaen savaşmış olan mustafa dayının bedenini de vahşi hayvanattan muhafaza etmiştir.

İsim:-
Değerlendirme:1
Zaman:20.12.2010, 22:34 (UTC)
Mesaj: İdris ben Ömer Hüner bunca zamandan sonra bir anını anlattıgın hele bu anıda dedmin oldugu için bir başka duygulandım, bu anını seni seven ve dedmi seven akraba ve dostlarla paylaştıgın için çok çok teşekkür ederim,Burada dedeme ve bütün büyüklerime ALLAHTAN Rahmet diliyorum siz güzel insanlarada Saglık sihat ve huzur diliyorum ÖMER HÜNER

İsim:İdris ÖZER
E-mail:ceyrekefe23hotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:15.12.2010, 21:12 (UTC)
Mesaj:1974 yılı Ağustos ayının sıcak günlerinden birinde,Rahmetli Yusufla serinlemek için "Daşpahar"gezintisi sonrası Köyün alt başından evlerimize dönüyorduk.Rahmetli Mustafa dayıyı(Baykuş dayı)evinin önünde "Tuz" taşının üzerinde otururken gördük.Yanına gidip selam verdik.Selamımızı aldı, ama bizi ilk anda çıkaramadı.Sonra tanıdı.Çok sevindi.Oturmamızı istedi. içimden biz Mustafa dayının yanına böyle oturabilecekmiydik diye geçti. Her halinden yorgun olduğu belliydi.Hal hatır sorma sonrası koyu bir sohbete başladık."Yemen" savaşı," Cihan savaşı" deken "Kurtuluş savaşı"nı sanki o günleri yaşayarak; Bazen sesini yükselterek, bazen "gözleri" yaşalı bir şekilde anlattı.Bizde rahmetli Yusufla onu "hayran" "Hayran" diledik.Derken sohbetimiz o günlerdede devam eden "Kıbrıs" savaşına geldi.Tam konuya girdik bize doğru iki "Jandarma" erinin geldigini gördük Muhtarlığa evrak götürüyorlarmış. Yanımıza yaklaştılar hoş beş sorası hele bir soluklanın dedik onlar su içeerken Mustafa dayı az önceki konuşmayı askerlere dönerek sürdürdü onlara "siz savaşmaktan ne anlarsınız ", bu iş çoluk çocuk işi degil, beni götüreceklerki savaşın nasıl yapıldığını göstereyim. Yunan beni bilir, tanır şeklinde konuşmaları devam etti seksen küsür yaşındaki insandaki bu vatanseverlik beni çok şaşırtmış hayrete düşürmüştü "BU CANLI BİR TARİHİN KÜKREYİŞİYDİ".Konuşurken ne kadar samimi dürüst, samimi, milliyetçi, imanlı, olduğuna şahit oldum.O nun ne kadar "Büyük "insan olduğuna şahit oldum. Onunla aynı topraklarda yaşadığım için gurur duydum.Bu "Büyük" kahramana "Padişahın" askeri muamelesi yapıldı.Yunanın,Ermeninin,İngilizin şehit edemedigi Büyük insanı "Onur mücadelesi" "Şehit" etti.Şimdi Tarih ögretmeni olarak onun "Kahramanlığını" ögrencilerime "Gururla"anlatıyorum.Mekanı "Cennet" olsun biz onu ve onun gibileri çok geç anlayabildik.
İdris ÖZER. AYDIN.

İsim:harun erdoğan
Değerlendirme:1
Zaman:12.12.2010, 11:25 (UTC)
Mesaj:sitemizin daha iyi seviyelere ulaşması için bütün hemşehrilerimizin yardımına her zaman ihtiyacımız var.köyümüze ve köyümüzde yaşamış gelmiş geçmiş insanlara ait eski yeni farketmez resim veya videonuz varsa bize ulaştırırsanız yayınlamaktan onur duyarız.sadece video ve resimlerle sınırlamakta doğru değil tabi.köyümüzün tarihinden bu güne bildiğiniz duyduğunuz hikayeler fıkralar v.b.anılarınızıda ulaştırırsanız bunları yayınlayarak sitemizi daha zengin ve daha eğlenceli bi hale getirebileceğimizi düşünüyorum.bu konuda yardımcı olan ve sitemizde bizi yanlız bırakmayan tüm hemşehrilerimeze teşekkür eder saygı ve selamlarımı sunarım.

İsim:hüseyin
Değerlendirme:1
Zaman:11.11.2010, 17:17 (UTC)
Mesaj:Site cok guzel tbrikler.

İsim:zihni erdoğan
E-mail:oguznakishotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:08.11.2010, 12:37 (UTC)
Mesaj:bu siteyi hazırlayan emeği geçen tüm köylü hemmşerilerimizin eline sağlık tüm köylülere selamlar

İsim:kani
E-mail:kani.barishotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:30.10.2010, 14:39 (UTC)
Mesaj:altun ayva gerçekten insanları ile güzel bi yer.imamlık yaptığım güzel yerlerden biri.tüm aldunutlara selam olsun

İsim:atakan temel
E-mail:atakan2001-2hotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:07.10.2010, 19:14 (UTC)
Mesaj:ben ziyattin erdoğanın torunu atakan bu siteyi çok beğendim ,köye gittim çok beğendim çok özledim yakın zamanda yine gitmek istiyorum hepinize selam gönderiyorum anneannem de elazığ da

İsim:idris Özer
E-mail:ceyrekefe23otmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:03.10.2010, 09:19 (UTC)
Mesaj:Büyük "Haranılarda" "Herle'ler" Kaynatılır kokusu buram buram yayılırdı.Büyük "Teştlerde" haşlanan bulgurların içerisine cebimizdeki ceviz ve bademleri koyar avuç avuç yerdik.Üzümlerin "Başşak" zamanıdır.Tanelerinin yarısını "Arı"'lar, yarısını biz yerdik.Dağdaki yaban meyvelerininde (Bögürtlen,Mamuğ. Daşşık, Aluça vb.) en güzel zamanıdır.Mereklere Hayvanlar için "saman,süldügen,kes,meşe yapragı, sögüt yaprağı,yonca ,hasat artıkları tıka basa doldurulurdu.Evlerin yakınındaki "Peg"lere küçük çukurlar açılır içine Turp,Çelem,Piçekli konulur üzeri kapatılır, kışın taze taze yenirdi.Kilerlere Kış için neler konmazdıki;Bastığ, kuru üzüm, kuru dut,bekmez, erişte, şerbet,turşu,"Kışlık taze üzüm"her çeşit meyve,sebze kuruları,"Kırmıtik" ,tenekelerde "Kavurma"lar Tereyağları,"Pohnut",Acı issot kurusu,...daha neler neler.
Güz dügünlerinde mevsimidir.Rahmetli Gani dayı(Gırnatacı) ve ekibi bir çıktımı; Ağdunut ,Gemuğu,Şığlar, Modanlı... her dügün şimdiki gibi üç saat degil "üç gün sürerdi. Derken evine iki ay sonra ancak dönerdi.Dügün kıyafetlerimiz bayram ve dügünler için alındığı için "seneyede giysin "diye büyük alınır,kol ve paçalarımız hep bol ve uzun olmuştur .Ayakkablarımızın markaları ailelerimizin maddi durumununda göstergesidir.Ayakkabı "Cızlevit"ise iyi,Ankara lastigi orta,Naylon'sa ailenin durumu iyi degil demektir. Ya o davul zurna sesleri hiçbir zaman beyinlerimizden çıkmaz. Bizi bir araya getiren en büyük değerdir.Bu mevsimde"Kuruderde.Büyük Paharda Yukarı bahçede dolaşırsan Allahın verdigi her rengi en güzel en doğal haliyle görür ve Şükredersiniz. Çünkü o renkleri başka yerde az görürsünüz."VALA GÜZ GELİNCEDE BAĞLAR DÖNER GAZELE" Tıpkı insan gibi.

Nevruz toplardım "Bağardında"Kayabaşında
Biri avcum içinde biri yanıbaşımda.
Gurbet ayırdı beni toprağımdan köyümden
Şimdi herşey hayal oldu.Özlemim "gözyaşımda.
idris Özer AYDIN

İsim:Mustafa ACAR
E-mail:alasehir23hotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:24.07.2010, 09:54 (UTC)
Mesaj:Ben Modanlı küyündenim gençlik günlerimizin en güzel günleri bu topraklarda geçti.Aldunut,şıhlar,Gemihu ve modanlı köyleri hep iç içe yaşadık.Düğünlerimiz beraber oynadık seniçlerimizi ve üzüntülermizi beraber yaşadık şimdi gurbette ancak sanal alemde hasret gideriyoruz.Her hafta sonu bütün ağın ve köy sitelerini dolaşıyorum. Tüm Gaggoşlara selamlar.

İsim:emin
E-mail:emice2344hotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:09.06.2010, 20:10 (UTC)
Mesaj:Ömer Hoca,Yaşar dayı, derken mehmet amcamda caddeye temel attı 1 hafta ya kalmaz su basmanı biter.Yaşar dayı cadde deki evini genişletiyor inşaat devam ediyor.Rahmetli Hacı Mustafa ve fikriye yengenin oğlu (hayırseverliği ile tanınan) Latif abi köyde.Elağa gilin Mehmet dayı düşerek kaburgasını kırdığı söyleniyor. Bursa spordan bir futbolcu SARAYCIK köyünden arsa aldı tavuk çiftliği kuracakmış devlet destekli.

İsim:idris özer
E-mail:ceyrekefe23hotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:03.06.2010, 17:53 (UTC)
Mesaj:Köyümüzle ilgili ilginç,nostaljik,resim video filmi olduğunu düşündügüm sevgili Bekir ve Rıfkı tatile geldiginizde mümkünse o filimleri getirmenizi rica ediyorum. Bigisayar adresimede atabilirsiniz. Çok memnun olurum.Selam ve sevgilerimi sunar gözlerinizden öperim. Ayrıca sevgili Rıfkı "Uyuz paharında" çekip siteye gönderdigin Rahmetli Yusufunda bulunduğu resimler için sana geçte olsa teşekür ederim.İdris ÖZER AYDIN

İsim:-
E-mail:altunayva_sinem_23hotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:01.05.2010, 08:05 (UTC)
Mesaj:selamınaleyküm herkese ben ganikgilden zülfükarın kızı Sinem.. bende çok seviyorum köyümü ama babannemin vefatından sonra köyün benim için pek bi anlamı kalmadı 14 senedir her yaz köyüme geliyorum ama ilk defa bu sene sıkıldım köyden ama yinede köyümü çok seviyorum.. büyüklerimin ellerinden öpüyrum Allah'a emanet olun.. siteyi hazırlayan abimizede teşekkürler..

İsim:Murat
Değerlendirme:1
Zaman:26.04.2010, 15:05 (UTC)
Mesaj:Siten Çok güzel olmuş eline sağlık

kazanmaca.ws
Evden ve internetten para kazan

İsim:ahmet KAYA
E-mail:ahmet.kaya23hotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:15.04.2010, 09:33 (UTC)
Mesaj:altunayva(ağdunut)köyü ne selam ve saygılar

İsim:-
Değerlendirme:1
Zaman:13.04.2010, 20:24 (UTC)
Mesaj:veysel abini videosuna mevzu bahis olan su otu (yarpez de dahil)erüklüğün derede yeşermiş 11 nisanda topladım harika bir tat harika bir koku anlatılmaz yaşanır. emekliler köye dönmeye başlamış.bağlar budandı .çapa motorları ile kazıldı. bel küreğiyle depmek rafa kalktı. kısacası teknoloji ağdunutta.

İsim:Tugba YILMAZ TOPALOGLU
Değerlendirme:1
Zaman:08.04.2010, 14:52 (UTC)
Mesaj:Ne insanlar gelip gecti üstünden,Dostlarimiz,Akrabalarimiz var ALTUNAYVA(agdunut) köyünden ) Bu siteyi kurarak büyük bir hizmet verenin ellerine,düsüncesine,yüregine ve emeklerine cok tesekkür ediyor basarilarinin devamini diliyorum...AGIN ALTUNAYVA(agdunut)ve komsu köylere herkeze selamlar...PIRITGiLden Ahmet ve songül`ün kizi Tugba YILMAZ TOPALOGLU..

İsim:erol bozkurt
E-mail:erolbozkurthotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:06.04.2010, 14:39 (UTC)
Mesaj:site güzel köy güzel insanlar güzel biraz dahagayret

İsim:EROL BOZKURT
E-mail:erolbozkurt2010hotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:05.04.2010, 15:24 (UTC)
Mesaj:bütün köylülerime selamlarr

İsim:Serkan Güzel
E-mail:s_guz_elhotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:24.03.2010, 01:31 (UTC)
Mesaj:Yakın bir zamanda köyünüze gittik.Köyde çekim yaptık ve köyün fotoğraflarını çektik.Site yöneticisi benimle iletişim kurarak fotoğrafları alabilir.Bu güzel siteyi yapan arkadaşıma teşekkür ediyorum. Ağın kültürünü korumak ve yaşatmak amacıyla açmış olduğumuz
www.aginkulturu.com sitemize bekleriz.Siteye yayın hayatında başarılar diliyorum.

İsim:idris özer
E-mail:ceyrekefe23hotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:14.03.2010, 11:35 (UTC)
Mesaj:Geçtigimiz günlerde bu sitenin Köylülerimizin buluşacağı,aralarında "gönül" köprüsü oluşturacakları,kaynaşacakları,"unutulmaya"yüz tutmuş "geleneklerimizim" ve adetlerimizin, geçmişe yönelik yaşam biçimimizin yeniden şekillenerek ortaya çıkacağı, hatıralarımızın paylaşılarak kültürümüzün yaşamasına vesile olacağı ve yeni nesillere aktaracağımız bir"araç "olacağı anlamında birşeyler söylemiştim.Söylediklerimde yanılmadım. Sevgili Mehmet(Havva bibigilin Memmet)hiç kimsenin beklemedigi bir zamanda ortaya çıktı. Oysa biz sevgili "Memedi" unutmuştuk.Mehmet bize "lalık" halayı,Mustafa dayıyı(Andirligilin,Makkas(Vakkas)dayıyı,Havva bibi ve "Gülefendi" dayıyı hatırlattı.Onların "Rahmetle"anılmalarına vesile oldu Allah razı olsun.Yıllardır yüzlerini görmedigimiz köylülerimize, çevre köylerdeki dost ve arkadaşlarımıza bu site aracılğı ile ulaşabilirler.Bu konuda herkes katkı sağlayabilir.Ben tekrar siteyi hazırlayan gençlere teşekür ediyorum.İdris ÖZER AYDIN

İsim:Mehmet serdar YILDIZ
E-mail:harputlum1907Windowslive.com
Değerlendirme:1
Zaman:11.03.2010, 12:57 (UTC)
Mesaj:tesadüfen bulduğum sitenizde güzel şeyleri gordüm çok duyğulandım hemen hemen çocukluğum köyde ğeçti ben harputluyum ama agdunutu tercih ederdim ben eskiler bilir havva bibinin torunuyum.köyde çok güzel ğünlerim geçti arkadaşlarım davunculardan mustafa,ganikgillerden kadirin oglu eski muhtarın torunları,makkas dayının torunları,köyde unutamadığım kişiler cemal dayı,lalık hala,makkas dayı,mustafa dayı(anladımmı der her zaman) dayı,ganikgiller,mustafa dayı(anladınmı der)Cemal dayı ve hatırlıyamadığım degerli büyüklerim.köyün içindeki ding degirmen duruyormu? ben kendimi gine tanıtayım rametli hilmi ve havva bibinin torunu müşfikanın oglu mehmet(köy diliyle memmet) herkese RABBİMİN selamı üzerinde olsun

İsim:ibrahim güler
E-mail:bahadinli-ibohotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:21.02.2010, 11:07 (UTC)
Mesaj:bütün ağdunut lulara selam çok sevdiğim ve deyerli abilerime selamlar davulcu ibrahim güler gakgoşlar diyarınada selamlar siteniz harika olmuş başarılarınızın devamını dilerim

İsim:acun
Değerlendirme:1
Zaman:18.02.2010, 18:07 (UTC)
Mesaj:ağzna sağlık hoca

İsim:emin
E-mail:emice2344hotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:27.01.2010, 19:07 (UTC)
Mesaj:mevsimin ilk karı yağdı köy yolu kapandı ULAŞIM kesildi. Ama zaten köy insanı birbirine ulaşamaz halde köyü bir arada tutacak büyük yok Büyüğü dinleyecek küçükte yok ya herkes ayrı ayrı telden bremen mızıkacıları gibi

İsim:İdris ÖZER
E-mail:ceyrekefe23hotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:24.01.2010, 12:37 (UTC)
Mesaj:Sevgili gençler Şunu çok iyi bilmenizi isterim AĞDUNUT köyü sıradan insanların birarada olduğu bir yerleşim yeri degildir.
1-Dünya savaşına Yüz'e yakın insanı göndermiş, gidenlerin çok büyük kısmının geriye dönememiş, II.Dünya savaşına onlarca insanını göndermiş bir Köy'ün ve bir Kültürün torunlarıyız. Tek başına bu gerçek bile övünüp gurur duymamız için yeterlidir.Zaman zaman öz eleştiriler yapsakta,eksiklerimiz olsada bunlar insanların fıtratında var olan şeylerdir.Önemli olan hatalarımızı kusurlarımızı en az'a idirmektir. Yeterki iyi niyetli olalım. Ecdadımız yüzyıllarca birlikte yaşamış, kendilerine has bir dil, şive,gelenek,töre,anane kısaca bir hayat tarzı,bir Kültür oluşturmuşlardır.Bizlere düşen bu Güzel kültür Mirasını araştırmak,geliştirimek ve Bizden sonraki Nesillere aktarmaktır.Teknolojinin bir nimeti olan Bilgisayar Köylülerimiz arasındada gönül köprüsü oluşturmalıdır.Bir başlangıç olması bakımından bu SİTE ortak buluşmayı sağlayabilir. Ben siteyi hazırlayanlara tekrar Köyümüz adına teşekür ediyorum.İstiyorumki herkesin köyümüzle ilgili geçmişe yönelik yaşanmış hatıra,hikaye, şiir,mizah kısaca ne biliyorsa herşeyi yazarak paylaşacağımız bu sitenin bir bölümü olsun. Sizcede iyi olmazmı? Saygılarımla İdris ÖZER

İsim:bünyamin
E-mail:bunyamierdoganhotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:17.12.2009, 18:56 (UTC)
Mesaj:bütün ağdunutlu veağınlı hemşerilerime selam olsun efsane geri döndü

İsim:HASAN BOZKURT
Değerlendirme:1
Zaman:29.11.2009, 14:24 (UTC)
Mesaj:Tüm köylü ve hemşerilerimin kurban bayramını kutlar küçüklerin gözlerinden büyüklerin ellerini öperim GAKKOŞLAR DİYARINA SELAM EDERİM.Hakan benım ramazan bayramında köyde sizin kapının önunde çektigimiz birgörüntümüz var onu mahmuta soyle o bilir o görüntüyü siteye atarsan çok sevınırım.İYİ BAYRAMLAR HAKAN.

İsim:ataol agın
E-mail:Atol.Aginhotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:05.11.2009, 08:45 (UTC)
Mesaj:selamlar agdunuttaki hatun ablama selam.ben başıbozukgilin recebin en kücük ogluyum.söylersen sevinirim.05393610805 adana.selamlar.

İsim:erkan erdoğan
E-mail:ezgi-ciciekhotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:04.11.2009, 18:01 (UTC)
Mesaj:hakancım sitende birdaha göremiyceğimiz köyümüzdeki ölmüş insanlarımızı resim karelerine taşıman çok incelik ve benim iş yerimin görüntülerini yayınladığın için ayrıca teşekkür ederim ağdunutlu çiçekçi ERKAN

İsim:cenğizhan ve ercan erdoğan
E-mail:gakkosercanhotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:01.11.2009, 16:01 (UTC)
Mesaj:siteniz çok güzel daha değişik görüntüler koymalısınız ama yinede herşey güzel teşşekkürler ben birr ağdunutlu olarak sizinle gurur duyuyorum hepinize teşşekkürler...

İsim:ataol ağın
E-mail:Atol.Agin.hotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:31.10.2009, 14:17 (UTC)
Mesaj:ben adana,da yaşayan bir andirli olarak şeref duydum.gururlandım

İsim:Murat Ergül
E-mail:merguelgmx.net
Değerlendirme:1
Zaman:17.10.2009, 12:08 (UTC)
Mesaj:Ben Komsu köy Sihlar'dan Murat Ergül (Hüsamettin'in oglu /Galip'in yegeni) Siteniz cok güzel olmus emegi gecen bütün arkadaslarin eline saglik. Agdunutlu'lar civar köylere hep örnek olmustur, Insallah bizim köyünde bir sitesi olur. Isvcre'den hepinze selamlar.

İsim:Emrullah Kaya
E-mail:wrestleemohotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:15.10.2009, 14:46 (UTC)
Mesaj: selamınaleyküm abi bu siteyi kurarak gerçekten büyük bir hizmet yaptın gün geçtikçe daha da geliştiriyosun emeğine sağlık

İsim:RIFKI KAYA
E-mail:societe.mgmhomail.fr
Değerlendirme:1
Zaman:30.09.2009, 06:39 (UTC)
Mesaj:Ben Fransa dan Rifki kaya koyumuzun butun insanlarini saygi ve sevgiyle selamliyorum

İsim:qamsee
Değerlendirme:1
Zaman:24.09.2009, 13:08 (UTC)
Mesaj:ayrıcaa buu siteyiii yapann adminn bennimm msnn eklesee yadaa msnnn wersee ii olurrr konuşmakk isdiorummmm sitee içinn süperr şeyhlerr yaparımmm pcdennn anlarımmm dehayımdırdaa... sayqılarlarrr...
Yorum:altunayva@hotmail.com
msn ve iletişim adresimiz...

İsim:Birol Bozkurt
E-mail:birolbozkurthotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:12.09.2009, 22:08 (UTC)
Mesaj:Bayramda İnşallah 9 gün tatil olur da bizde köyümüzü ziyarete geliriz. Erşahin ve Ayşe Bozkurt'un oğlu. Herkese selamlarımı sunarım.
Saygılarımla,
Birol Bozkurt

İsim:Tuğçe BOZKURT
E-mail:not.beathotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:20.08.2009, 23:28 (UTC)
Mesaj:sLm bn İstanul'dan Tuğçe bozkurt,,babam (ilyas BOZKURT )ALTUNAYVA köyünden ELAZIĞ'A hiç gitmedim ama siteniz sayesinde ELAZIĞ'I dahaa ii tanıdım..siteniz çok güzel olmuş emeğinize sağlık.''hAyırLı rAmAzAnLaR..^

İsim:elif
E-mail:elif_95_e7hotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:17.08.2009, 09:49 (UTC)
Mesaj: bende çk özledim köyü böle bi site yapmanız çok iyi olmuş

İsim:qamze
E-mail:hp_sn_wrsnhotmail.com
Değerlendirme:5
Zaman:13.08.2009, 11:52 (UTC)
Mesaj:ayh....agdunuttann yenii geldimm köyümü bırakamadım amaaa naparsınnn bayramaa ordayımm beklee beni agdunutt...hepinizii çokkçokkkk öpüyorum gamzeee... :-

İsim:ömer hüner
E-mail:omerhunhotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:19.07.2009, 07:19 (UTC)
Mesaj:Ben Altunayva köyünden Ömer Hüner babam Ali Hüner 8 6 2009 TARİHİNDE VEFAT ETMİŞTİR ALLAH RAHMET ETSİN Cenazesine gelen ve Telefon açan Tüm köylülerime ve yakın köylülerime tüm hısım ve akrabalarıma teşekkür ederim ALLAH Hpimizden razı olsun BABAMIN DA MEKANI CENNET OLSUN AMİN
Yorum:Tüm Altunayvalı'lar adına Değerli Büyüğümüze ALLAH'TAN RAHMET,yakınlarında başsağlığı ve sabır diliyoruz.Mekanı Cennet Olsun.

İsim:ömer hüner
E-mail:ömerhunhotmail.com
Değerlendirme:2
Zaman:19.07.2009, 06:23 (UTC)
Mesaj:daha güzel beklentiler dilediyle
altunayvaköyü halkına saygılarımla

İsim:emin
E-mail:emice2344hotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:29.06.2009, 17:44 (UTC)
Mesaj:Harun bir yastıkta kocayasın, bir iken iki olasın iki iken dört olasın,
mutluluklar dilerim hayırlı olsun

İsim:akif baba
E-mail:dj_akifbaba_2344hotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:27.06.2009, 18:06 (UTC)
Mesaj:harun abiyi tebrik ederim ömür boyu mutluluklar dilerim artık darısı benim başıma

İsim:hikmet
Değerlendirme:1
Zaman:11.06.2009, 11:47 (UTC)
Mesaj:harun sana mutluluklarALLAH hayırlı uğurlu etsinmutluluğun ömür boyu sürsün

İsim:AKİF BABA
E-mail:dj_akifbaba_2344hotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:24.05.2009, 14:49 (UTC)
Mesaj:hello ağdunut köyü ben akif baba beni merak etmeyin yakında gelip o köyü patlatmayı planlıyom izmiri halt edip oraya gelcem tüm sevenlerime saygıllar mc komansclaep
Yorum:elinde patlamasın

İsim:hikmet
Değerlendirme:1
Zaman:19.05.2009, 18:22 (UTC)
Mesaj:yeni videolar için mahmut'a tosbağa paharı için emeği geçenlere teşekkür ederim

İsim:furkan ergül
E-mail:furkan_elazizli_23hotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:02.05.2009, 09:25 (UTC)
Mesaj:çok güzel ama köyün içini de video ya cekip koya bilirdin daha güzel olurdu

İsim:hikmet
E-mail:Bercan23
Değerlendirme:1
Zaman:06.04.2009, 16:05 (UTC)
Mesaj:SELAM HAKAN
site qüzel ancak eksikmi biraz tüm köylüye hitap etmeli bence qenç düşünmen qerek yani köylünün hepsini aynı kucaklamalısın
Yorum:Siteyle şuan fazla ilgilenemiyorum.Sitenin çok eksiği var.İnşallah tamamlamaya çalışacağım.Önerileri açığız...

İsim:hikmet
E-mail:Bercan23
Değerlendirme:3
Zaman:05.04.2009, 14:11 (UTC)
Mesaj:site için ne kadar teşekkür etsem az olur çok güzel bir emek buram buram köy kokar sağolun

İsim:hüseyin
E-mail:huseyinyilmaz1959hotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:04.04.2009, 11:55 (UTC)
Mesaj:güzel dahada güzel olabilir

İsim:emin
E-mail:emice2344hotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:03.04.2009, 18:47 (UTC)
Mesaj:Necmi YILMAZ 29 Mart seçimlerinde 5 yıl daha muhtar seçilmiş olup muhtarlığın kendisine ve tüm altınayvalılara hayırlı olması hususunu temenni ederken umalımki gençlerimizin yürekleri köyümüzün birliği ve beraberliği için çarpsında gönüllerimiz bir olsun.Büyüklerimizin köye hizmet için değil inat için yarışmaları beni üzdü.Şu bir gerçek ki kazanan da üzüldü huzursuz oldu kaybedende isterdimdi diyorum keşke diyorum nolaydı nolaydı nolaydı da kazanan birlik ve beraberliğimiz olaydı. o zaman diyeydim ki işte bu benim köyüm.

İsim:OKYANUS
Değerlendirme:1
Zaman:21.03.2009, 20:33 (UTC)
Mesaj:Köyümün adına huzurlu bir muhtarlık seçimi süreci temennisinde bulunurken İstanbul'dan iftiraya varan dedikodularla seçim sürecinin kirletilmesini büyüklerime yakıştıramadım.Böyle bir siteyle köyün adını dünyaya duyuran Hakan'ın ve bu siteye gönül veren gençlerin birbirleriyle kaynaşması takdire şayandır.Emeğinize sağlık halis duygularıyla sitede yazışan arkadaşların yüreklerine sağlık temennilerimi iletirken Ne yazık ki seçimler inat uğruna gerçekleştirildiğinden köye fayda yerine köylüler arasına nifak tohumları ekilmektedir. Ağının camilerinden hayır hasenat işlerine para toplandığında en kalabalık merkez camilerinden bile daha fazla ağdunut camisinden hayır işlerine para toplandığnı bilyormusunuz.Ağın'ın en eski derneği bizim köyün derneğidir diye övünürüz.Onların çalışmaları takdire şayandır.Ancak köyde oturanlardan kaynaklanan iletişim eksikliği var bence.Ağın ilçe merkezi köylerinin içi beton ve kilit parke döşeliyken bizim köyümüzün içindede kilit parkeli yollar görmek isterdik.Bize En yakın Malatya ve Elazığ belediyelirinden seçime bir hafta kala kilit parke iteğinde bulunulsa inanıyorum ki köye 4-5 kamyon kilit parke getirilebilinir.Köyün diğer sorunu peğler kepçeyle harabe duvarlar yıkılmalıdır. O duvarlar birilerinin üzerlerine yıkılmadan.Erüklüğün derenin suyuna bir su deposu yapılıp sıradut ta hatta büyük paharın önünde damlama sulama yöntemiyle tarım yapılabilinir.Gecenin bir yarısında el feneri ile su bağlamaya gitmeyeceksiniz.musluğu açacaksınız kendiliğinden sulanacak daha az su daha az emek zamandan tasarruf sağlanacak. Dünya su forumunun gerçekleştiği bir türkiyede yaşıyoruz.

İsim:kopuzlu köyü
Değerlendirme:1
Zaman:19.03.2009, 20:34 (UTC)
Mesaj:siteniz çok güzel emeğinize sağlık bende ağdunut torunuyum ve siteme beklerim
http://kopuzlu.azbuz.com/index.jsp

İsim:zulfikar özer
E-mail:zulfikarozerhotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:12.03.2009, 17:26 (UTC)
Mesaj:muhtarlık seçiminiz herkeze hayırlı olsun

İsim:salim
Değerlendirme:1
Zaman:11.03.2009, 08:58 (UTC)
Mesaj:..........

İsim:HY
E-mail:D
Değerlendirme:1
Zaman:10.03.2009, 12:53 (UTC)
Mesaj:Annemiz düriye özer 7 mart 2009 cumartesi günü hakkın rahmetine kavuşmuştur bizleri yanlız bırakmayan uzaktan yakından gelen tüm hemşerilerimizin hepisinden ALLAH RAZI OLSUN Annemizin ve tüm hemşerilerimizin MEKANI CENNET OLSUN ÇOCUKLARI
Yorum:DEĞERLİ BÜYÜĞÜMÜZE ALLAH(C.C.)'TAN RAHMET DİLİYORUZ.MEKANI CENNET OLSUN.

İsim:HASAN VE OKTAY BOZKURT
Değerlendirme:1
Zaman:28.02.2009, 20:58 (UTC)
Mesaj:Merhaba bizim köylüler nevar ne yok oralarda Hakan özellikle karaçalganın resimi çek ve siteye gönder orada çok anılarımız vardı anlayan anlar biz köyümüzü çok özledik ve çok seviyoruz biz köyümüzün delisiyiz herkeze selamlar ve saygılar

İsim:idris özer
E-mail:ceyrekefe23hotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:25.02.2009, 15:37 (UTC)
Mesaj:Panodaki resmi çeken delikanlı farkında olmadan "Gurbetteki" bizim kuşak Köyllülerimize neler hatırlattğını bir bilse ne kadar mutlu olurdu. O mutluluğu ancak yaşayanlar bilir.O remin çekildigi mevsim ve o mevsimde yaşananlar tahminlerin ötesinde bir güzelliktir. O resmi çekenlere sonsuz teşekür ederim. Ayrıca şimdilik bu mütavazi siteyi hazırlayan gençlere sonsuz teşekür ederim.Zamanla sitenin dahada gelişecegini umarak sevgilerimi sunuyorum.İdris Özer AYDIN.

İsim:ilyasbudak
E-mail:ilyasbudakgmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:22.02.2009, 11:52 (UTC)
Mesaj:Merhabalar,
Yoğunluğum Sebebi İle Sık Sık Birşeyler yazamaz İsemde Sitenizi Sık Sık Ziyaret Etmekteyim.
Gittikçe dahada Güzelleşiyor İçerikler.
Zaman zaman İçeriklerden Özellikle Resimlerden Alıntı Yaparak Çeşitli web Ve Yerel Sitelere Sitenizden bazı Resimler Ekliyorum.
Umarım Bunları Hoşgörü İle karşılarsınız,
Bilgilerin Paylaştıkça Dahada Güzel Olacağına inanıyorum,
Esen Kalın.
www.aginforum.com
Ağın paylaşım Platformu.

Kullanıcı:(locked user)
Değerlendirme:1
Zaman:22.02.2009, 06:38 (UTC)
Mesaj:güzel bir site
emeğinize sağlık
başarılar diler
siteme beklerim

İsim:derya bozkurt
Değerlendirme:1
Zaman:21.02.2009, 11:59 (UTC)
Mesaj:merhaba ben de elazığ altunayva lıyım mustafa bozkurtun geliniyim siteyi çok beğendim istanbuldan sevgiler saygılar...

Kullanıcı:(locked user)
Değerlendirme:1
Zaman:15.02.2009, 16:12 (UTC)
Mesaj:güzel bir site başlarılarınızın devamını dileriz aradığınız herşeyi bizde bulabilirsiniz bekleriz saygılar

İsim:Merve YILMAZ
E-mail:mrvhavvahotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:06.02.2009, 18:57 (UTC)
Mesaj:merhaba ben m.soner yılmaz ın kızıyım..site çok güzel olmuş bir sürü resimler falan war bütün altunayva köyüne slm ederim...

İsim:furkan
E-mail:furkan_elazizli_23hotmail.com
Değerlendirme:1
Zaman:23.01.2009, 13:45 (UTC)
Mesaj:elazıg agdunut köyüne bol bol slm özellikle cemil ergül ve ailesine bol bol slm

İsim:kübra ergül
E-mail:________
Değerlendirme:1
Zaman:19.12.2008, 22:37 (UTC)
Mesaj:hehehehe en şanslısı benm galiba yakındayım köyüme gidip geliyom.sizi çatlatmak gibi olmasın ama köy kışında harika hakan abi hayrlı tezkereler olsun inş snada.

İsim:alasehir23@hotmail.com
E-mail:Mustafa Acar (Modanlý)
Değerlendirme:1
Zaman:26.10.2008, 11:00 (UTC)
Mesaj:SELAMÜNALEYKÜM BU SİTEYİ HAZIRLAYAN ARKADAŞA TEŞEKKÜRLER TEKNOLOJİNİN YAYGIN OLDUĞU DÖNEMDE TEKNOLİJİDEN FAYDALANIP BU HİZMETLERİ SUNAN DEĞERLİ HEMŞERİLERİM SAĞOLUN VAROLUN TÜM GAGGOŞLARA SELAMLAR.
Yorum:ilgilerinize teşekkür ederim

İsim:Emrullah Kaya
E-mail:wrestleemohotmail.com
Değerlendirme:5
Zaman:20.10.2008, 21:52 (UTC)
Mesaj: selamınaleyküm çok güzelbii site yapmışsınız köyü özledikce açıp resimlere bakıyoruz özlemimizi gideriyoruz helal olsun sana hayırlı teskereler allaha emanet olun

 
GAKGOŞLAR DİYARI
 
Sizdende Bir Anı Olsun!!!
TANITIM-SPONSOR
 
Dantelim Dantelim
ANKET
 
ANKET
Sitemizi Nasıl Buldunuz?

Kötü
Eh..İdare eder
İyi
Çok Güzel


Şu Andaki Durum
FAYDALI LİNKLER
 









PİYASALAR
 
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol